7338 SAYILI VERGİ USUL KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN DEĞİŞİKLİKLERİ
- Finerji Mali Müşavirlik
- 29 Eki 2021
- 5 dakikada okunur
26 Ekim 2021 tarihli ve 31640 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Gelir Vergisi Kanunu, Vergi Usul Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu, Bankacılık Kanunu ve Damga Vergisi Kanununda bazı değişiklikler yapılmıştır. Yapılan bu değişikliklere ilişkin özet bilgiler aşağıdaki gibidir.
Basit usulde vergilendirilen mükelleflere kazanç istisnası getirilmiştir (md.1, 4, 5, 6, 9)
Kazançları basit usulde tespit olunan mükelleflerin ticari kazançları, gelir vergisinden istisna edilmektedir.
Maddenin yürürlük tarihi, 1/1/2021 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihidir.
Bu usulde vergilendirilenler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanununun defter tutma hükümleri hariç; bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile VUK ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabi olma durumları devam etmektedir.
Sosyal içerik üreticiliği ile mobil cihazlar için uygulama geliştiriciliğinde gelir vergisi kazanç istisnası getirilmiştir. (md.2, 55 )
1/1/2022 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere, sosyal içerik üreticilerinin sosyal paylaşım ağları üzerinden elde ettikleri kazançlar ile akıllı telefon veya tablet gibi mobil cihazlar için uygulama geliştirenlerin, elektronik uygulama paylaşım ve satış platformları üzerinden elde ettikleri kazançları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 650.000 TL) aşmayan mükelleflerin bu kazançları gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Düzenleme 1/1/2022 tarihinden itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.
Ayrıca KDV Kanununun 17’nci maddesinde yapılan değişiklikle Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 20/B maddesi kapsamında vergilendirilen kazançlara konu teslim ve hizmetler, katma değer vergisinden istisna edilmiştir.
İstisnadan faydalanılabilmesi için Türkiye'de kurulu bankalarda bir hesap açılması ve bu faaliyetlere ilişkin tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi şart olup; Bankalar, bu kapsamda açılan hesaplara aktarılan hasılat tutarı üzerinden, aktarım tarihi itibarıyla %15 oranında gelir vergisi tevkifatı yapacaktır.
Geçici Vergi 4. Dönem Beyannamesi kaldırılmıştır (md.9)
Cari vergilendirme dönemi içerisindeki üç, altı ve dokuz aylık periyodlar üçer aylık dönemler itibariyle geçici vergi dönemleri kabul edilmektedir.
İlgili takvim yılı veya hesap döneminin son üç aylık dönemi ise geçici vergi dönemi kapsamından çıkarılmıştır.
Düzenleme 2022 yılı vergilendirme dönemine ilişkin verilecek beyannamelerden itibaren uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimine ilişkin değişiklik yapılmıştır (md.10)
Vergiye uyumlu mükelleflere önemli bir katkı sağlayan vergi indiriminin çok küçük miktarlardaki ikmalen veya re’sen tarhiyatlar ile kesinleşmemiş tarhiyatlar nedeniyle geçerliliğini yitirmesi mükellefleri mağdur etmekteydi.
Yapılan değişiklikle indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl gerçekleşen ve kesinleşmeyen tarhiyatlar vergi indirimi uygulamasını etkilemeyecek ve maddenin birinci fıkrasındaki indirim tutar sınırının %1’ini aşmaması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmayacaktır.
Mevcut uygulamada azami yararlanılacak vergiye uyumlu mükellef indirim tutarı 1.500.000 TL olup, bu rakamın %1’i olan yıllık 15.000 TL’ye kadar yapılacak ikmalen veya re'sen tarhiyatların vergi uyumlu mükelleflerin yapacağı indirimleri engellememesi sağlanmıştır.
Yapılan tarhiyatın indirimden yararlanıldıktan sonra kesinleşmesi durumunda yararlanılan indirimin mükelleften geri alınmasına ilişkin hüküm de madde metninden çıkarılmıştır.
Yeminli Mali Müşavir tasdik raporlarının ibrazına ilişkin düzenleme yapılmıştır. (md. 22, 40)
Yararlanılması yeminli mali müşavirlerce düzenlenmiş tasdik raporu ibrazı şartına bağlanan muafiyet, istisna, zarar mahsubu ve benzeri konularda, tasdik raporunun süre içerisinde ibraz edilmemesi durumunda, mükellefe tebliğ edilmek şartı ile 60 günlük bir mühlet verilmesine ve bu süre içinde verilmesi halinde tasdik raporunun zamanında verilmiş sayılmasına yönelik düzenleme yapılmıştır.
Ayrıca tasdik kapsamına alınan konulara ilişkin olarak ibraz edilmesi gereken yeminli mali müşavir tasdik raporunun aynı maddenin üçüncü fıkrasının birinci cümlesinde belirlenen sürede ibraz edilmemesi durumunda, ibraz yükümlülüğünü yerine getirmeyen mükellef adına özel usulsüzlük cezası kesilebilmesi için VUK 353’üncü maddeye yeni bir bent eklenmiştir.
Gider pusulasına ilişkin fiili durum ile hukuki durum arasında uyum sağlanmıştır. (md. 23, 40)
Vergi Usul Kanununun 234 üncü maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikle, gider pusulası düzenleme zorunluluğunun bulunduğu durumlara açıklık getirilmektedir.
Gider pusulası, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen gider pusulası hiç düzenlenmemiş sayılır.
Yasanın 40’ncı maddesinde yapılan düzenleme ile gider pusulasının hiç düzenlenmemiş sayıldığı durumlarda özel usulsüzlük cezası kesilebilmesine imkan sağlanmaktadır.
Yeniden değerlemeye ilişkin düzenleme yapılmıştır. (md. 31, 52)
Mükelleflerin, enflasyon düzeltmesi yapma şartlarının gerçekleşmediği hesap dönemlerinin sonu itibarıyla, bilançolarına dâhil bulunan amortismana tabi iktisadi kıymetlerini ve bunlar üzerinden ayrılmış olup bilançolarının pasifinde gösterilen amortismanları maddede belirtilen şartlar doğrultusunda yeniden değerleyebilmeleri yönünde düzenleme yapılmıştır.
Madde kapsamında tam mükellefiyete tabi ve bilanço esasına göre defter tutan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerine (kollektif, adî komandit ve adî şirketlere) yeniden değerleme olanağı sağlanmaktadır.
Yasanın 52’nci maddesi ile VUK’a eklenen geçici 32’nci maddede mükelleflerin istemeleri halinde ilk kez yeniden değerleme yapacakları hesap döneminden önceki hesap döneminin sonu itibarıyla bilançolarına kayıtlı bulunan taşınmazlar ile amortismana tabi diğer iktisadi kıymetlerini maddede yer alan kapsam, şart ve hükümlere uymak koşuluyla yeniden değerleyebilmelerine imkân sağlanmaktadır.
Günlük amortisman uygulaması konusunda düzenleme yapılmıştır. (md. 32, 33, 34)
Yapılan düzenleme ile düzenlemede günlük esasa göre amortisman ayrılabilmesi bir seçimlik imkan olarak mükelleflere tanınmıştır.
Faydalı ömür süresinin iki katını ve elli yılı aşmamak, her yıl için aynı nispet uygulanması şartıyla, daha uzun faydalı ömürler dikkate alınarak amortisman sürelerini uzatabilme hususunda serbesti tanınmaktadır.
Söz konusu yöntemlerden biri ile amortisman hesaplanmasına başlandıktan sonra, hesaplama şekli değiştirilemeyecektir.
Şüpheli alacaklara ilişkin alt sınır belirlemesi yapılmış ve işletme hesabı esasında defter tutan mükellefler açısından da uygulanabilmesine imkân tanınmıştır. (md. 35)
Dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük olan alacaklara ilişkin azami bir tutar belirlenmiştir. Bu tutar, 3.000 TL’dir.
Ayrıca şüpheli alacak hükümlerinin işletme hesabı esasında defter tutan mükellefler açısından da uygulanabilmesine imkân tanınmaktadır.
İşletme hesabı esasında defter tutan mükellefler, tespit edilen şüpheli alacaklarını defterlerinin gider kısmına ve bunlardan sonradan tahsil edilen miktarları ise tahsil edildikleri dönemde defterlerinin gelir kısmına, hangi alacaklara ait olduğunu gösterecek şekilde kaydederler.
Yenileme fonu uygulamasına ve amortismana tabi malların sigorta tazminatına ilişkin düzenleme yapılmıştır. (md. 36, 37)
Amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde, ortaya çıkan karın geçici hesapta tutulacağı süre konusundaki tereddütlerin mükellef lehine giderilmesi yönelik düzenleme yapılmıştır.
Buna göre; satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi veya benzer mahiyetteki bir iktisadi kıymetin iktisabı, işin niteliğine göre zorunlu bulunur veya bu hususta işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde, satıştan doğan kâr, satışın yapıldığı tarihi takip eden üçüncü takvim yılının sonuna kadar pasifte geçici bir hesapta tutulabilir.
Bu süre içinde, satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi veya benzer mahiyetteki bir iktisadi kıymetin iktisabı gerçekleşmezse, geçici hesapta tutulan kâr, satışın yapıldığı yılı takip eden üçüncü takvim yılının kâr ve zarar hesabına eklenir.
Yangın, deprem, sel, su basması gibi afetler yüzünden tamamen veya kısmen zıyaa uğrayan amortismana tabi iktisadi kıymetler için alınan sigorta tazminat fazlasının geçici hesapta tutulacağı süre konusundaki tereddütlerin giderilmesine yönelik düzenleme de yapılmıştır. (md. 37)
Ar-Ge, yenilik ve tasarım faaliyetlerinde kullanılmak üzere edinilen makina ve teçhizata ilişkin amortisman uygulamasında yeniden düzenleme yapılmıştır. (md. 51)
Vergi Usul Kanunun geçici 30 uncu maddesine eklenen fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten 31/12/2023 tarihine kadar (bu tarih dahil), maddenin birinci fıkrasında belirtilen kapsam ve şartlar dâhilinde iktisap edilen yeni makina ve teçhizatlar için uygulanacak amortisman oran ve sürelerinin, tespit ve ilan edilen faydalı ömür sürelerinin yarısı dikkate alınmak suretiyle hesaplanabilmesine imkan sağlanmaktadır.
Özel Tüketim Vergisi Kanununda değişiklik yapılmıştır. (md. 56, 57)
Tütün mamülleri ile otomotiv ürünlerinde, vergi oran ve tutarı değişikliği konusunda Cumhurbaşkanının yetkisi genişletilmiştir. Ayrıca ÖTV Kanunu II sayılı Cetvelde değişiklik yapılmıştır
Nakdi sermaye artışlarına ilişkin KVK’da değişiklik yapılmıştır. (md. 59)
Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde yapılan değişikle nakdi sermaye artışları veya yeni kurulan sermaye şirketlerinde ödenmiş sermayenin nakit olarak karşılanan kısmı için üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından indirimden yararlanılan yıl için en son açıklanan “Bankalarca açılan TL cinsinden ticari kredilere uygulanan ağırlıklı yıllık ortalama faiz oranı” dikkate alınarak, ilgili hesap döneminin sonuna kadar hesaplanan tutarın %50’si oranında yapılan düzenlemenin nakdi sermaye artışlarının, yurt dışından getirilen nakitle karşılanan kısmı için %75 olarak uygulanması yönünde düzenleme yapılmıştır.
İndirimli kurumlar vergisi oranı uygulamasında değişiklik yapılmıştır. (md. 60)
Yatırım teşvik belgesi bazında yatırım harcamasına yatırıma katkı oranının uygulanmasıyla belirlenen tutarın %10'luk kısmı, kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken ayı takip eden ikinci ayın sonuna kadar talep edilmesi şartıyla, özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi hariç olmak üzere tahakkuk etmiş diğer vergi borçlarından terkin edilmek suretiyle kullanılabilmesine yönelik düzenleme yapılmaktadır.
7338 sayılı kanun tam metni için buraya tıklayabilirsiniz.
Her türlü soru ve önerileriniz için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Saygılarımızla,
Finerji Mali Müşavirlik
Comentarios